Kütahya belediyesi Kent lokantaları

Devletin kiri

Ülke olarak boğazımıza kadar pisliğe battık, rüşvet, iltimas adam kayırma, sanki olağan hale geldi, bulanık suda yaşayan balıklar gibiyiz, temiz suyu unutmuş, dünde böyle idi, bugünde, yarına ise Allah kerim.

DEVLETİN KİRİ

Günlerden bir gün Hamama gideceği tutar şevketli Sadrazam hazretlerinin, hiç itibardan tasarruf olur mu.
Bir tarafında birinci veziri
Bir tarafında ikinci veziri
Hemen ardında üçüncü veziri
Sonra efendime söyleyeyim.

• Peşkirci basışı
• Nalıncı basışı
• Sabuncu basışı.

Velhasıl tam dört yüz kişilik kafile ala ile vala ile hamama zor sığarlar
Peştemalleri kuşanırlar dalarlar hamama.
Geçerler her biri bir kurnanın başına üçer beşer
Sadrazam hazretleri deseniz Kurulur göbek taşına
Yan gelip yatar.

Hamama şevketli sadrazam teşrif buyurmuş, memleketin en ünlü tellakları, yalakaları, soytarıları sararlar dört yanını, kimi elini kapar, kimi bacağını
Aşk ile meşk ile bir keseleme, bir sürtme faslıdır başlar.
Saatlerce İncitmeden yumuşak yumuşak keselerler
Şevketli, devletlu veli nimetlerinin mübarek vücudunu

Öylesine bir kir çıkar ki hiç sormayın!
Her biri baş parmağım gibi
Ne olduğunu anlamaya kalmaz, aman efendimiz bu ne kiri demeye kalmaz
Yalakaların keselerinin altında eriyip gider koskoca şevketli devletlu sadrazam
Herkesi alır bir telaş, bütün maiyet erkanının aklı yerinden fırlar

Nittünüz ulan devletliyi deyu sorgu sual ederler yandaş yalaka tellaklara

Tellaklar cevap verdi:
Biz sadece yıkadık, ardından da keseledik
Ulu devletlinin kirden ibaret olduğunu bilemedik
Suç bizde değil ki!
Ne edelim.
Kir bitti
Sadrazam elden gitti

Makale Ümit Yaşar Oğuzcan'ın bir öyküsünden derlenmiştir

Related Posts