-->
zWZ3ZJ90R4zzhbql6NUZDSuEAK5vmsQ96TEJw5QR
Bookmark

NEDEN SESSİZ KALIRIZ

Neden sessiz kalırız sessiz kalmanın sonuçları


Neden sessiz kalırız, Sessiz  kalmak bazen kabul ediş  bazen umursamazlık,  kimi zaman her şeyden kopuştur bazen ise karşısındaki saçma sapan konuşan bir insanın sözlerini düzeltmesi için ona tanınan süredir, bazen pes etmek, kimi zamanda yeter artık demektir, kısacası sessizliğin de kendine öz bir sesi vardır, duymak isteyenler için.

Nedir sessiz kalmak


Aslında en ölümcül kavga etme biçimidir.
Çoğu kez dışa vurmaya gerek duymayacak derecede her şeyin farkında  olmak
Lâkin ayrıntılara gömülüp konuşmakla, sessiz kalmak arasında karar vermeye çalışmak ta zordur.
Bir anlamda içe vurmaktır sessiz kalmak, vadesi dolmamış ilişkilerin iç kanamasıdır sessiz kalmak.
Sessizliğe boğulmak bazen zorunluluktan, bazen fırsat bulamamaktan dolayı mecbur olunmaktır. 
Yaşam öylesine   hızlı akar ki, konuşmak için ağız açıldığında bile , dinlemek  istemeyenlerin umursamazlığında boğuluverir insan.

Bazen de konuşmaya şartların izin vermemesidir. 
İnsan oğlu ne çekerse dilindendir sözünü kabul ediştir sessizlik, ucunda hapis hatta ölüm olduğunun bilincinde olduğudur.
Bazen de boynumuzu dik tutabilmek için, içine düştüğümüz durumdur. 
Karşımızdakine dil yarası açmamak için, içimizi acıttığımız anlardır sessiz kalmak 
Çoğu kez sadece kötülerin nefret dolu sözleri ve hareketleri için değil, iyilerin dehşet verici sessizliğinden ötürü de içine kapanmaktır .

Sessizliğin faydaları .


Sessiz kalmanın faydası sizi molla zannetmeleridir bir anlamda
Sessiz kalmak ve insanları kendi vicdanlarıyla başbaşa bırakmak, karşınızdakilerin  yaptıklarının sizi ne kadar incittiğini bu yolla daha güçlü bir şekilde anlatabilmek güzel bir yoldur .
Evet, karşınızdakini  sürüm sürüm süründürür, can yakar. fakat, anlayabilene..

Sessizliği zararları 


Bazı durumlarda ise suça ortak olmaktır 
Her türlü imkânı varken rahatsız edici eylemlerde bile sessiz kalmak da en büyük kişiliksizliktir.

Sessizlik suskunluk  pek çok şeyin yanı sıra, bir tavır almaktır da.
Bu günkü Türk toplumu şu anda sayısız  hukuksuzluğa, "bana dokunmayan yılan bin yaşasın." psikolojisiyle sessiz kalıyor zaten. 

İkili ilişkilere de baktığınızda böylesine bir mantık hüküm sürüyor. 
Anlaşılan o ki bu çağın ahlakı bu.
Yada patlama öncesi derin bir sessizlik var sanki

Çoğu kez sesiz kalarak, birçok sorunu ardımızda bıraktığımızı da zannedebiliyoruz .
Zannediyoruz ki yaptıklarımız yanımıza kâr kalacak ve gürültünün içerisinde akışkanlaşıp kaybolacak kurnazca. 
Kıyamet günü mahşere karışırsanız belki tanrı bile sizi bir süre arar, ama hakikat için atan bir çift yürek, hakikate sessiz kalan her ne varsa onu eliyle koymuş gibi bulur.
Sessizlik ne kadar az insana yarıyorsa o denli komik olup.
Ne kadar çok insana yarıyorsa o denli de trajiktir.

Daha açık bir deyişle;
Yani Bilal'e anlatır gibi anlatmak gerekirse asıl dumanın olmadığı yerde ateşin izleri aranır. 
Zira siz olay yerine varana kadar asıl yangın olmuş, geçmiş, küllenmiştir. 
Sessiz kalan toplumlar, bu tip yangınlarda çok şey kaybederler.
Herkes, herkese anlatılan yalanlar üzerinde bir konsensüse varır.
Ve resmi bir tarih yazılır.

Kendi özel yaşamında ya da kamusal alanda, sosyal ilişkilerinde oldukça dürüst davranan bir insan, bu günümüzde artık "ifşa" kavramının ağırlığı altında ezilebiliyor.
Lâkin. her daim  söylenir ya, "her doğru her yerde söylenmez." diye;
Böylesine  kokuşmuşluğun yüzeye vurması karşısında patlayan gürültü, bağrında nice sessiz kalışlar saklar. 
Gürültü, açığa çıkarmaktan çok, çoğu şeyi bünyesinde saklar böyle zamanlarda.
Gerçi bu saatten sonra artık saklanmasını bilenler bile korkmalılar.

Sessizliğin toplumsal zararları 


Derler ki "Ban dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" yaşamına izin verdiğin görmezden geldiğin yılanın yarın senin çocuklarını sokmayacağını nereden biliyorsun ?
Beş parasız insanların siyasete girip birden çok zengin olduğunu görüp susuyorsan
Hırsıza kapıyı sen açık bırakıyorsun demektir.
Sesiz kalmaktan ötürü varlığını kaybediyorsan .
Ağlamayacaksın

Yandaşlara sermaye akıtmak uğruna kamunun tüm malları arsızca yağmalanırken susuyorsanız, her şeylere zam yapıldığında şikayet edip;
Ağlamayacaksınız.

Bu ülkenin en öncelikli sorunu ahlâk ve vicdandır görmezden gelip susuyorsan
Sende ortaksın timsah göz yaşı döküp ;
Ağlamayacaksın

Ülke sessizce bir istilaya uğrarken, istila eden çapulcu tayfa işine aşına ortak olurken bu ne olduğu belirsiz, daha kolay bir yaşam için ülkesine ihanet edenleri, ensar olup bağrına basarsan.
Yarın sokaklar güvenliğini kaybederse, suçu başkalarına atıp.
Ağlamayacaksın.
Çünkü, yarın dökeceğin gözyaşları, bu günün suskunluğundan olacak.

Ahmet Atam 

1 yorum

1 yorum

Yorumlarda lütfen saygılı olun
  • Adsız
    Adsız
    23/9/22
    Bu ülkenin en öncelikli sorunu ahlâk ve vicdandır görmezden gelip susuyorsan
    Sende ortaksın timsah göz yaşı döküp ;
    Ağlamayacaksın
    Reply