KENDİME YAZILARIM
Türkiye sosyolojisi siyaset ekonomi tarih felsefe ve genel kültür düzeyinde makaleler

DİN VE VİCDAN İLİŞKİSİ

Din ve vicdan arasındaki ilişki nedir, vicdanı olmayanın dini var mıdır?
Din ve vicdan özgürlüğü
Din ve vicdan ilişkisi



Din ve vicdan arasındaki ilişki nedir, vicdanı olmayanın dini var mıdır?

Din ve vicdan

Din ve vicdan ilişkisi, insanın hem kendisiyle hem de Yaratıcı ile olan bağlantısını ifade eder. 
Din, insanın fıtratına uygun olarak inanma ve amel etme sorumluluğu yükleyen kurallar bütünüdür. 
Vicdan ise, insanın kalbinde hissettiği, iyiyi ve kötüyü ayırt eden, doğru davranışı gösteren bir ahlaki yetenektir. 
Din ve vicdan arasında bir uyum ve denge olmalıdır. 
Çünkü din, vicdanın sesini duymayı ve ona göre hareket etmeyi gerektirir. 
Vicdan da dini ilke ve değerlere uygun olarak gelişmeyi ve eğitilmeyi ister. 
Din ve vicdan özgürlüğü ise, herkesin istediği gibi inanma, ibadet etme ve inancını açıklama hakkıdır. 
Bu hak, insanın onurunu koruyan ve toplumsal barışı sağlayan temel bir insan hakkıdır.

Din ve vicdan ilişkisi hakkında bir örnek

Dini ritüelleri yerine getiren bir kişi, hırsızlık ve dolandırıcılık yaptığı, topluma yalan söylediği, insanları kandırarak şahsi menfaat uğruna başkalarını zarara uğrattığı rakiplerine iftira attığı için mahkemeye çıkarılmıştır. 

Bu kişi, kanıtlar her ne kadar kesin olsa da suçunu itiraf etmeyi reddetmektedir. 
Ancak, savcı onun suçlu olduğuna dair kesin kanıtlar sunmuştur. 
Bu durumda, kişinin dinî inancına göre, suçunu itiraf etmesi ve cezasını çekmesi gerekir. Çünkü din, doğruyu söylemeyi ve adaleti emreder. 
Ayrıca, varsa, kişinin vicdanı da onu rahatsız edecektir. 
Çünkü vicdan, insanın içindeki doğru ve yanlış duygusudur. 
Eğer kişi, suçunu itiraf etmezse hem dinî hem de vicdanî olarak sorumlu olacaktır. 
Bu nedenle, din ve vicdan ilişkisi, insanın davranışlarını yönlendiren önemli bir faktördür.

Bir insanın başka bir canlıya zarar vermesi veya haksızlık yapması durumunda vicdanı onu rahatsız eder, bu rahatsızlık, Allah'ın insana verdiği bir uyarıcıdır.
 

İnsan bu uyarıyı dikkate alarak davranışını düzeltirse dinî sorumluluğunu yerine getirmiş olur. 
Aksi halde hem vicdanına hem de dinine ihanet etmiş olur.

Sarık sakal ve cübbe kişiyi dindar yapmaz
Din vicdan üzerine bina edilir. 
Vicdan yoksa din de yoktur.
----
A.Atam