Erdoğan'ın ikinci açılım süreci, Devlet Bahçeli'nin Öcalan söyleminin perde arkası, köprüden önce son çıkış
Erdoğan'dan Kürtlere tarafımızı seçin derken, içeriği sadece Türkiye Kürtleri değil, Irak ve Suriye'deki Kürtleri de kapsayan geniş bir yelpazeye sesleniyor.
Emperyalizmin Vekalet Savaşçıları:
Yok İsrail saldıracakmış falan filan, geçiniz, Hiç bir devlet, gerek İsrail ve gerekse ABD, bu aşamada bir sürü kullanışlı mayın eşekleri varken, Türkiye'ye karşı direk bir askeri müdahalede bulunamaz, bu süreç, mayın eşeklerinin sahada telef edilecekleri bir süreç olacak gibi.
ABD İsrail hatta İngiltere Almanya ve Fransa, Bu operasyonu kimler vasıtası ile çekecektir, elbette PKK/PYD ile bağıntılı sivil görünümlü örgütler, çeteler, kurumlar ile, içeride ne idiği belirsiz milyonlarca göçmen ile ve elbette dibe vurmuş ekonomiyi daha da manipüle ederek.
Türk devletinin de bu süreçte kullanacağı argümanlar (Bence güvenilmez) bu gün İdlip'te ve Afrin'de. Perde arkasındaki baş aktörlerden birisi olan sözde müttefik Barzani'ye ise hiç güvenilmez.
Türkiye bu kez farklı bir sözde açılım süreci görüntüsü atında yeni bir kulvara giriyor , daha önce muhatap aldığı Kandili dışlayarak, içeride birliği sağlamak adına Kürt halkına bir çağrı yaptı,
Öcalan'ın garantör devlet talebi varken ''tarafınızı seçin'' çağrısı, tutar mı, göreceğiz.
Şahsen ben Sn Bahçeli'nin çağrısını ya bizimle olursunuz ya sonucuna katlanırsınız olarak okuyorum. Devlet bu günden sonra Fetö örgütüne davrandığı gibi bir yola girecek gibi görünüyor, derneklerden partilerden kurumlardan PKK iltisaklılarının temizlenmeye başlaması ilk adım, sonra ekonomik kaynaklar ve son darbe, Irak ve Suriye'deki terör örgütlerine topyekûn bir kara harekatı, bugün yapılan ise, sütre gerisini olabildiğince temizlerken bir anlamda göz dağı vermek.
Şahsen ben Sn Bahçeli'nin çağrısını ya bizimle olursunuz ya sonucuna katlanırsınız olarak okuyorum. Devlet bu günden sonra Fetö örgütüne davrandığı gibi bir yola girecek gibi görünüyor, derneklerden partilerden kurumlardan PKK iltisaklılarının temizlenmeye başlaması ilk adım, sonra ekonomik kaynaklar ve son darbe, Irak ve Suriye'deki terör örgütlerine topyekûn bir kara harekatı, bugün yapılan ise, sütre gerisini olabildiğince temizlerken bir anlamda göz dağı vermek.
Tuzağa ilk düşen CHP
Sn Erdoğan'ında istediği tam olarak budur. CHP'yi PKK yanlısı göstermek.
CHP'nin Cumhuriyet'in temel kazanımlarını ve elden çıkarılan yok edilen hayati kurumlarını savunmayı bir kenara atıp, sadece PKK'ya odaklanması ise tek kelime ile aymazlık ve ahmaklıktır.
CHP'nin Cumhuriyet'in temel kazanımlarını ve elden çıkarılan yok edilen hayati kurumlarını savunmayı bir kenara atıp, sadece PKK'ya odaklanması ise tek kelime ile aymazlık ve ahmaklıktır.
Sonuç:
Aslında açılım falan yok, Devlet Kürt vatandaşlara bir seçenek sunuyor, ya benimlesin ya PKK ile, gelişmelere göre de tavır alacak, vur kurtul stratejisini uygulayacak gibi görünüyor, Türk devletinin tüm bu karşı operasyonları ve devletin bu yapılması gerekenleri göze alamayacağı düşüncesinde olanlar da var. bu süreç daha önceki açılım (İhanet!) sürecine pek benzemiyor.
2025 zor bir yıl olacak, Final sahnesine gelindiğinde fazlasıyla yanıldıklarını çok ağır bedeller üzerinden öğrenecekler.
Aslında açılım falan yok, Devlet Kürt vatandaşlara bir seçenek sunuyor, ya benimlesin ya PKK ile, gelişmelere göre de tavır alacak, vur kurtul stratejisini uygulayacak gibi görünüyor, Türk devletinin tüm bu karşı operasyonları ve devletin bu yapılması gerekenleri göze alamayacağı düşüncesinde olanlar da var. bu süreç daha önceki açılım (İhanet!) sürecine pek benzemiyor.
2025 zor bir yıl olacak, Final sahnesine gelindiğinde fazlasıyla yanıldıklarını çok ağır bedeller üzerinden öğrenecekler.
Ahmet ATAM
Yorum Gönder