İbn-i Fadlan'ın Seyahatnamesinde Türkler Hakkında Gözlemleri
İbn-i Fadlan, 10. yüzyılda Abbasi Halifesi Muktedir Billah tarafından Elçiler Heyeti’yle birlikte Orta Asya'ya gönderilmiş bir Arap seyyahıdır. Bu seyahati sırasında Volga Bulgarlarına ulaşan Fadlan, yolculuğu boyunca Oğuz, Peçenek, Hazar ve diğer Türk toplulukları hakkında gözlemler yapmıştır. Onun seyahatnamesi, Türk kültürü, gelenekleri ve yaşam tarzı hakkında en eski ve en önemli kaynaklardan biridir.
İbn-i Fadlan’ın Seyahatnamesi ve Türkler Üzerine Gözlemleri
İbn-i Fadlan, 921-922 yıllarında gerçekleşen bu yolculukta, Arap coğrafyacı ve tarihçilerinin pek az bilgilere sahip olduğu Türkler hakkında detaylı notlar almıştır. Seyahatnamesinde özellikle Oğuz Türkleri başta olmak üzere, Peçenekler ve diğer göçebe Türk boyları hakkında dikkat çekici bilgiler sunmaktadır.
1. Türklerin Fiziksel ve Kişisel Özellikleri
İbn-i Fadlan, Türklerin genellikle uzun boylu, güçlü ve dayanıklı olduklarını belirtir. Onları açık tenli, düz saçlı ve çekik gözlü olarak tasvir eder. Erkeklerin uzun bıyık bıraktığını, kadınların ise saçlarını örgülü bir şekilde topladığını yazar.
Ayrıca Türklerin savaşçı bir millet olduğuna ve okçulukta oldukça usta olduklarına dair gözlemlerini aktarır. Yay ve ok kullanımında gösterdikleri maharetin onları diğer kavimlerden ayırdığını vurgular.
2. Türklerin Giyim Tarzı ve Yaşam Biçimi
İbn-i Fadlan, Türklerin göçebe yaşam tarzına sahip olduklarını ve konar-göçer bir hayat sürdüklerini anlatır. Çadırlarda yaşadıklarını, hayvancılıkla uğraştıklarını ve özellikle at yetiştiriciliğinin yaygın olduğunu belirtir.
Giyim tarzları konusunda ise, Türklerin genellikle deriden veya keçeden yapılmış giysiler giydiklerini söyler. Kışın soğuk hava koşullarına karşı kürklü elbiseler tercih ettiklerini ve başlarına börk adı verilen başlıklar taktıklarını belirtir.
3. Türklerin Dinî İnançları ve Ritüelleri
İbn-i Fadlan'ın gözlemlerine göre, Türkler arasında Şamanizm oldukça yaygındır. Gök Tanrı inancının yanı sıra, atalarının ruhlarına tapma geleneğinin sürdüğünü belirtir. Özellikle doğa ile ilgili kutsal saydıkları unsurların olduğunu ve bazı hayvanların (özellikle kurt) kutsal kabul edildiğini yazar.
Ayrıca, suyun kutsallığına dair inançlarına da dikkat çeker. Türkler, suya tükürmenin veya kirletmenin büyük bir saygısızlık olduğunu düşünmektedirler. Bu da Türklerin doğaya olan saygısını ve ona bağlılıklarını göstermektedir.
4. Türklerde Kadın-Erkek İlişkileri ve Toplumsal Yapı
İbn-i Fadlan, Türk toplumunda kadınların oldukça özgür olduğunu gözlemlemiştir. Türk kadınlarının yüzlerini örtmediğini ve erkeklerle eşit şartlarda sosyal hayata katıldıklarını yazar. Ayrıca kadınların da at binip ok attığını, gerektiğinde savaşçı olarak hareket edebildiklerini ifade eder.
Bu dönemde Arap-İslam dünyasında kadınların daha çok ev içinde ve örtünme zorunluluğu altında yaşadığı düşünüldüğünde, İbn-i Fadlan’ın Türk kadınlarının özgürlüğü karşısında şaşkınlık duyduğu anlaşılmaktadır.
5. Türklerin Misafirperverliği ve Sosyal Yaşamı
İbn-i Fadlan, Türklerin misafirperverliğine ve dürüstlüklerine de vurgu yapar. Onların sözlerinde sadık olduklarını, verdikleri sözü mutlaka yerine getirdiklerini belirtir. Misafirlere büyük bir saygı gösterildiğini ve onları en iyi şekilde ağırlamak için çaba sarf ettiklerini anlatır.
Özellikle kımız adı verilen fermente kısrak sütünü sıklıkla tükettiklerini ve bunun hem besleyici hem de enerji verici bir içecek olduğunu yazar.
6. Hukuk ve Yönetim Anlayışı
İbn-i Fadlan, Türkler arasında yazılı bir hukuk sisteminin olmadığını, ancak töre adı verilen geleneksel bir hukuk düzeninin işlediğini belirtir. Cezalar genellikle ağırdır ve özellikle hırsızlık gibi suçlar toplum tarafından hoş görülmez.
Türkler, liderlerine bağlılık gösterir ve boy beyleri tarafından yönetilirler. Ancak her bireyin özgürlüğüne saygı duyulan bir yönetim anlayışına sahiptirler.
Sonuç: İbn-i Fadlan’ın Gözlemleri Neden Önemli?
İbn-i Fadlan'ın gözlemleri, 10. yüzyıl Türk toplumunun sosyal, kültürel ve dini yapısını anlamamıza yardımcı olmaktadır. O, tarafsız bir gözlemci olarak Türklerin geleneklerini, yaşam tarzlarını ve karakteristik özelliklerini detaylı bir şekilde aktarmıştır.
Bugün bile onun seyahatnamesi, Türk tarihini araştıran bilim insanları için önemli bir kaynak olarak kabul edilmektedir. İbn-i Fadlan’ın anlattıkları, Türklerin o dönemde nasıl yaşadığını, hangi inançlara sahip olduğunu ve toplum içindeki düzenin nasıl işlediğini anlamak açısından büyük bir tarihi değere sahiptir.
Kaynaklar:
- İbn-i Fadlan, Risâle (Seyahatname), Çev. Ramazan Şeşen, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, 1995.
- Z.V. Togan, "İbn Fadlan Seyahatnamesi", Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara, 1939.
- Ahmet Yaşar Ocak, "Türklerin Tarihi ve Kültürü", İletişim Yayınları, İstanbul, 2000.
Yorum Gönder