 |
| Ekmek aptallaştırır mı |
Karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin zekâ ile ilişkisi
Karbonhidratlar, vücudun enerji kaynağıdır. Beyin, karbonhidratlardan elde edilen glikozu kullanarak çalışır.Ancak, karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin zekâ üzerindeki etkisi nedir? Bu sorunun cevabı, karbonhidrat türüne, miktarına ve tüketim zamanına bağlıdır.
Karbonhidratlar basit ve kompleks olarak ikiye ayrılır.
Karbonhidratlar basit ve kompleks olarak ikiye ayrılır.
Basit karbonhidratlar, şeker, bal, reçel, meyve suyu gibi gıdalarda bulunur.
Kompleks karbonhidratlar ise tam tahıllar, baklagiller, sebzeler, meyveler gibi gıdalarda bulunur.
Basit karbonhidratlar hızlı bir şekilde sindirilir ve kan şekeri seviyesini yükseltir.
Kompleks karbonhidratlar ise daha yavaş sindirilir ve kan şekeri seviyesini dengede tutar.
Kan şekeri seviyesi, zekâ ile yakından ilgilidir.
Kan şekeri seviyesi çok yüksek veya çok düşük olduğunda, beyin fonksiyonları bozulur. Örneğin, kan şekeri seviyesi çok yüksek olduğunda, beyinde oksidatif stres artar ve hafıza, konsantrasyon, öğrenme gibi bilişsel işlevler azalır.
Kan şekeri seviyesi çok düşük olduğunda ise, beyin yeterli glikoz alamaz ve enerji üretemez. Bu durumda da bilişsel işlevler azalır.
Bu nedenle, zekâyı korumak ve geliştirmek için karbonhidrat ağırlıklı beslenmek yerine, karbonhidrat türüne, miktarına ve tüketim zamanına dikkat etmek gerekir.
Bu nedenle, zekâyı korumak ve geliştirmek için karbonhidrat ağırlıklı beslenmek yerine, karbonhidrat türüne, miktarına ve tüketim zamanına dikkat etmek gerekir.
Basit karbonhidratları azaltmak veya öğünlerde protein ve yağ ile birlikte tüketmek kan şekeri seviyesini dengede tutmaya yardımcı olur.
Kompleks karbonhidratları ise tercih etmek ve günlük kalori ihtiyacının %45-65'ini karşılamak gerekir.
Karbonhidrat tüketimini sabah ve öğle saatlerine yoğunlaştırmak ve akşam saatlerinde azaltmak da beyin sağlığı için faydalıdır.
Karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin zekâ ile ilişkisi, bilimsel araştırmalarla desteklenen bir konudur.
Karbonhidratların beyin fonksiyonları üzerindeki etkisi kişiden kişiye değişebilir.
Bu nedenle, kendinize uygun bir beslenme planı oluşturmak için bir uzmana danışmanız önerilir.
Ekmek ve karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin etkileri nelerdir ekmek ve şeker aptallaştırıyor mu
Ekmek ve karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin etkileri nelerdir ekmek ve şeker aptallaştırıyor mu
Ekmek zararlı mı
Hastaneler ana baba günü gibi, randevu almak mucize, tedaviye ulaşmak ise her geçen gün daha pahalılaşıyor, hastane koridorlarını gözlemliyorum, ağırlığı bayanlar olmak üzere çoğunluk obez kategorisinde, kalanlar ise kilolu.
Neden böyle diye düşünmeden edemiyor insan, Osmanlı Devleti'nin son yüz yılı da dahil olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin gıda politikasını her daim Emperyalistler dizayn ettiğinden ülkemizde zihinsel olarak sağlam bir gençlik maalesef yetişmedi.
Türkiye olarak da asıl sorunun kaynağına hiç inmedik, tartışmadık, neden kiloluyuz, neden sağlıksızız
Ekmek sofralarında yok.
Varsa bile çok az.
Akşam yemeklerinde ise kesinlikle sofrada deniz ürünü yani balık kesin oluyor.
Japonya ve Güney Kore'de çocuklara durmadan ceviz yediriyorlar.
Günde en fazla iki öğün yemek yiyorlar.
Tamamen protein odaklı bir beslenme var...
ABD'de teknolojik üretimin merkezi "Silikon Vadisi'nin" nasıl beslendiklerini okudum, şok oldum.
1950'lerdeki Almanya'nın gıda politikasını araştırdım, bu ülkeler resmen çocuklara nasıl beslenmesi gerektiğini öğretiyor, öğretmenin de ötesinde dayatıyor.
Şeker, ekmek (Tam buğday, kepek hiç fark etmez) odaklı beslenme beyin hücrelerini öldürüyor.
Beyin gelişimini adeta yok ediyor.
Marketlerdeki karbonhidratlı paketli ürünler tamamen ise tamamen ticari operasyon aracı olmuş.
ABD halkı da geri zekâlı, obezite olmuş.
Çünkü onlarda hazır gıda ile karbonhidrat ve şeker ağırlıklı aynı beslenmenin esiri olmuşlar.
Her yıl göçmen alıyorlar, lakin zeki ve yetenekli olanları seçerek
Ve yalnızca beyin Göçü ile farkı kapatıyor.
Özel olarak da seçtikleri kişilerin beslenmesine önem veriyorlar.
Neden böyle diye düşünmeden edemiyor insan, Osmanlı Devleti'nin son yüz yılı da dahil olmak üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin gıda politikasını her daim Emperyalistler dizayn ettiğinden ülkemizde zihinsel olarak sağlam bir gençlik maalesef yetişmedi.
Türkiye olarak da asıl sorunun kaynağına hiç inmedik, tartışmadık, neden kiloluyuz, neden sağlıksızız
Karbonhidrat ağırlıklı beslenmenin zekâ ile ilişkisi
Biraz araştırma yaptım, Japonya'da çocuklara yedi yaşından itibaren kahvaltıda en az iki yumurta yediriyorlar.Ekmek sofralarında yok.
Varsa bile çok az.
Akşam yemeklerinde ise kesinlikle sofrada deniz ürünü yani balık kesin oluyor.
Japonya ve Güney Kore'de çocuklara durmadan ceviz yediriyorlar.
Günde en fazla iki öğün yemek yiyorlar.
Tamamen protein odaklı bir beslenme var...
ABD'de teknolojik üretimin merkezi "Silikon Vadisi'nin" nasıl beslendiklerini okudum, şok oldum.
1950'lerdeki Almanya'nın gıda politikasını araştırdım, bu ülkeler resmen çocuklara nasıl beslenmesi gerektiğini öğretiyor, öğretmenin de ötesinde dayatıyor.
Şeker, ekmek (Tam buğday, kepek hiç fark etmez) odaklı beslenme beyin hücrelerini öldürüyor.
Beyin gelişimini adeta yok ediyor.
Marketlerdeki karbonhidratlı paketli ürünler tamamen ise tamamen ticari operasyon aracı olmuş.
ABD halkı da geri zekâlı, obezite olmuş.
Çünkü onlarda hazır gıda ile karbonhidrat ve şeker ağırlıklı aynı beslenmenin esiri olmuşlar.
Her yıl göçmen alıyorlar, lakin zeki ve yetenekli olanları seçerek
Ve yalnızca beyin Göçü ile farkı kapatıyor.
Özel olarak da seçtikleri kişilerin beslenmesine önem veriyorlar.
Beslenme Türkiye'nin beka sorunudur
Buradan çok açık ve net olarak yazıyorum.
Türkiye Cumhuriyeti'nde milli bir gıda politikası olmadan kalkınması imkansızdır.
Hiç düşündünüz mü, Türkiye'de protein bazlı ürünler pahalı iken karbonhidratlı ürünler neden çok daha ucuz?
En önemli ve değerli protein bazlı ürün olan kuzu etini Türkiye'de kaç kişi yiyebiliyor?
Hayvancılık neden bitirildi?
Asıl milli mesele budur.
Ülkenin beka sorunu budur.
Günümüzde matematik zekâsı olmayan, kod yazmasını dahi bilmeyen gençliğin olduğu ülke yazılımda ilerleyemez.
Sanayiye çağ atlatacak yapay zekâ maalesef geliştirilemez.
Buradan Annelere, babalara sesleniyorum.
Çocuklarınızdan şekerli ürünleri, ekmeği uzak tutun.
Bu ülkeye yazık etmeyin.
Türkiye Cumhuriyeti'nde milli bir gıda politikası olmadan kalkınması imkansızdır.
Hiç düşündünüz mü, Türkiye'de protein bazlı ürünler pahalı iken karbonhidratlı ürünler neden çok daha ucuz?
En önemli ve değerli protein bazlı ürün olan kuzu etini Türkiye'de kaç kişi yiyebiliyor?
Hayvancılık neden bitirildi?
Asıl milli mesele budur.
Ülkenin beka sorunu budur.
Günümüzde matematik zekâsı olmayan, kod yazmasını dahi bilmeyen gençliğin olduğu ülke yazılımda ilerleyemez.
Sanayiye çağ atlatacak yapay zekâ maalesef geliştirilemez.
Buradan Annelere, babalara sesleniyorum.
Çocuklarınızdan şekerli ürünleri, ekmeği uzak tutun.
Bu ülkeye yazık etmeyin.
Beslenmenin kilo üzerine etkisi
Şahsen denedim.
Altı ay ekmek, şeker yemedim bu sürede, acıkmamaya başladım.
Tam 25 kg verdim bu altı ayda
Sadece iki öğün beslendim
Salata ve tek kap yemek, akşam yemeğinden sonra bir daha hiçbir şey yiyip içmemek.
Tam olarak 25 kilo
Geçen gün test ettim.
65 yaşındayım, gözlerim daha iyi görmeye başladı, migren ağrılarım geçti, doktoruma anlattığımda bir anlam veremedi, lakin gerçek bu.
Bir kitap ya da bir gazeteyi daha geç okuyup anlarken, şimdi sanki daha iyi okuyup okuyup anlamaya başladım.
Altı ay ekmek, şeker yemedim bu sürede, acıkmamaya başladım.
Tam 25 kg verdim bu altı ayda
Sadece iki öğün beslendim
Salata ve tek kap yemek, akşam yemeğinden sonra bir daha hiçbir şey yiyip içmemek.
Tam olarak 25 kilo
Geçen gün test ettim.
65 yaşındayım, gözlerim daha iyi görmeye başladı, migren ağrılarım geçti, doktoruma anlattığımda bir anlam veremedi, lakin gerçek bu.
Bir kitap ya da bir gazeteyi daha geç okuyup anlarken, şimdi sanki daha iyi okuyup okuyup anlamaya başladım.
----
Ahmet Atam