Türkiye ve Azerbaycan İçin Tarihi Fırsat Tek devlet Tek Millet

 

Tarihin Sunduğu Fırsat: İsrail-İran Gerilimi Işığında Güçlü Bir Türk Devleti Vizyonu Tek Devlet Tek Millet

 
Batılı emperyal ülkelerin BOP'u varsa, Türklerinde Turan hayali var, bırakın Arabi'yi Farisi'yi, Türkler için güneş doğudan doğar. Her kriz bazen tarihi bir fırsattır 
İsrail-İran savaşı Türklere tarihi bir fırsatı altın tepsi ile sunabilir.

Tarih, kader çizgisini değiştirebilecek fırsatları devletlerin önüne serer. 
Bu fırsatları değerlendirecek vizyoner liderlerin varlığı ise kilit önem taşır. 

Günümüzde İsrail ve İran arasındaki derin gerilim ve savaş, Orta Doğu'nun jeopolitik haritasını yeniden şekillendirme potansiyeli barındırıyor. 
Bu karmaşık ortamda, kökleri derin tarihsel ve kültürel bağlara dayanan bir iş birliği projesi dikkat çekiyor: "Tek Millet, İki Devlet" sloganıyla ifade edilen Türkiye-Azerbaycan kardeşliğinin "Tek Millet, tek Devlete" dönüşmesi.

Bu iki devlet, bir yapbozun birbirini mükemmel şekilde tamamlayan iki parçası gibidir. Her iki devletin birleşmeleri, teorik olarak 110-120 milyonluk (Türkiye, Azerbaycan ve Güney Azerbaycan nüfusuyla birlikte) dinamik bir nüfusa, Karadeniz'den Hazar Denizi'ne uzanan kesintisiz bir coğrafyaya ve birbirini tamamlayan ekonomik bir yapıya sahip yeni bir güç odağı yaratabilir.

Peki, bu kardeşlik, İran'daki soydaşlarımızı da kapsayacak şekilde, 150 milyonu aşan nüfusa sahip güçlü, bölgesel bir Türk devletinin temeli olabilir mi? 
Bu cesur vizyonu ve olası yollarını biraz düşünelim 

Azerbaycan Ve Türkiye Mevcut Durum: Tamamlayıcı Güçler


  • Türkiye: Dinamik nüfusu, gelişmiş sanayisi ve güçlü askeri kapasitesiyle bölgesel lider. Ancak, büyümesinin önündeki en büyük kısıtlardan biri enerji kaynaklarına bağımlılığı.
  • Azerbaycan: Zengin hidrokarbon rezervleri (petrol ve doğal gaz) ile stratejik enerji ihracatçısı. Ancak, ekonomisini çeşitlendirme ve teknoloji alanında ilerleme ihtiyacı açık.
  • Güney Azerbaycan (Tebriz ve Çevresi - İran): İran'ın kuzeybatısında, çoğunluğu etnik Azeri Türk'ü olan yaklaşık 20-30 milyon nüfuslu bölge. 

Tarihi ve kültürel olarak Kuzey Azerbaycan ve Türkiye ile güçlü bağları var, ancak Güney Azerbaycan siyasi olarak İran devletinin parçası, fırsat Penceresi ise İran'ın İçe Kapanma hatta bölünme İhtimali
İsrail-İran savaşının derinleşmesi ve İran'ın daha fazla uluslararası izolasyon ve iç sorunlarla karşı karşıya kalması halinde, Güney Azerbaycan'daki halkın kendi kaderini tayin hakkı talepleri güçlenebilir. 
Bu durum, Hem Türkiye hem de Azerbaycan için tarihi bir fırsat yaratabilir.

Azerbaycan Türkiye Tek Devlet Tek Millete Giden Olası Senaryo ve Zorluklar.


Bu vizyonun gerçekleşmesi son derece karmaşık ve çok aşamalı bir süreç gerektirir: En başta Rusya bu birleşmeye en şiddetli karşı çıkan aktör olacaktır. Onu ikna etmek neredeyse imkansıza yakındır. 
Öncelikle Rusya'nın da başı Ukrayna ve batı ile derttedir, yüzbinlerce askerini kaybetmiştir.
Rusya, "Kafkaslarda oluşacak radikal unsurlarla dolu bir kaos yerine, muhatap alabileceği, sınırları belli, seküler bir güç daha öngörülebilirdir" argümanını daha menfaatine uygun görebilir.
Ayrıca, Rusya'nın Ukrayna ve diğer cephelerde meşgul olduğu bir an, bu hamle için en uygun zamanlamayı sunabilir.

  • Güney Azerbaycan'da Özerklik/Hareketlenme: İran'ın zayıflaması, Güney Azerbaycan'da daha geniş özerklik taleplerinin veya bağımsızlık yanlısı hareketlerin güçlenmesine yol açabilir. Bu sürecin barışçıl ve halk iradesine dayalı olması kritiktir.
  • Türkiye-Azerbaycan Güvenli Koridor: Güney Azerbaycan'da bir değişim olması halinde, Türkiye ve Azerbaycan'ın (özellikle Nahçıvan üzerinden) bölgeye güvenli erişim ve destek sağlaması hayati önem taşır. Askeri, diplomatik ve insani yardım kanallarının açılması gerekebilir.
  • Halkın İradesi ve Birleşme: En önemli aşama, Güney Azerbaycan halkının özgür iradesiyle bağımsızlık veya Türkiye/Azerbaycan ile birleşme yönünde karar vermesidir. Bu, uluslararası meşruiyetin temelidir.
  • Kuzey ve Güney Azerbaycan'ın Birleşmesi: Bağımsızlık sonrası, Kuzey Azerbaycan (Azerbaycan Cumhuriyeti) ile Güney Azerbaycan'ın birleşmesi en doğal adım olacaktır. Bu, "Batı Azerbaycan" olarak da anılan topraklarda tarihi bir bütünleşme sağlar.
  • Türkiye ile Konfederasyon/Federasyon: Birleşik Azerbaycan ile Türkiye arasında daha derin bir bütünleşme modeli gündeme gelir. "Tek Millet, Tek Devlet" hedefi bu aşamada şekillenir.

Azerbaycan Türkiye Tek Devlet Tek Millet: Dünyayı İkna Etmek: Meşruiyet ve Dengeler


  • Self-Determinasyon Hakkı: En güçlü argüman, BM Şartı'nda da yer alan halkların kendi kaderini tayin hakkı olacaktır. Güney Azerbaycan halkının özgür iradesiyle verdiği bir karar vurgulanmalıdır.
  • Bölgesel İstikrar Vurgusu: Yeni oluşumun, istikrarsız bir bölgede güvenlik ve refah adası olacağı, enerji arz güvenliğini artıracağı, terörle mücadeleye katkı sağlayacağı anlatılmalıdır.
  • Tarihi ve Kültürel Bağlar: Bin yılı aşkın ortak tarih, dil ve kültür birliğinin doğal bir siyasi birlik için zemin oluşturduğu delillendirilmelidir.
  • Rusya, ABD ve AB ile Dengeli İlişkiler: Büyük güçlerin çıkarları dikkatlice yönetilmeli, yeni yapının onlar için de fırsatlar (enerji, ticaret, istikrar) sunacağı gösterilmelidir. İran'ın tepkisi ise en büyük diplomatik zorluk olacaktır.

Azerbaycan Türkiye Tek Devlet Tek Millet: Sürdürülebilir Devlet Modeli: Asimetrik Federalizm


Tek Millet, Tek Devlet hedefine ulaşıldığında, böylesine geniş coğrafyada ve çeşitlilikteki nüfusu yönetmek için esnek ama güçlü bir model gerekir:
Böyle devasa ve farklı dinamiklere sahip üç yapıyı birleştirmek için doğru siyasi model hayati önem taşır.
  • Konfederalizm (Zayıf Model): Üye devletlerin egemenliklerini büyük ölçüde koruduğu bu model, başlangıç için cazip görünse de uzun vadede karar alma mekanizmalarını yavaşlatır ve zayıf bir birliktelik yaratır. Tarihteki konfederasyon denemeleri genellikle başarısız olmuştur.

  • Üniter Devlet (Riskli Model): Tüm gücün tek bir merkezde (muhtemelen Ankara) toplanması, Bakü ve Tebriz'de kimlik ve özerklik kaybı endişelerine yol açar, iç çatışmaları körükleyebilir.

  • Federalizm (En Mantıklı Model): En ideal çözüm, Asimetrik Federalizm olabilir. Bu modelde, devletin temel direkleri olan dış politika, ordu ve hazine federal hükümete bağlı olur. Ancak federe devletler (Türkiye, Azerbaycan, G. Azerbaycan bölgeleri) kendi iç işlerinde, eğitim, kültür ve yerel yönetim gibi konularda geniş özerkliğe sahip olurlar.

    • Başkent: Sembolik ve jeopolitik önemi nedeniyle başkent, Ankara veya Bakü yerine Nahçıvan gibi stratejik bir noktaya veya tamamen yeni inşa edilecek bir şehre taşınabilir.
    • Yasama: İki meclisli bir yapı (Nüfusa dayalı bir Halk Meclisi ve federe devletlerin eşit temsil edildiği bir Senato) güç dengesini sağlayabilir.
 

Sonuç: Azerbaycan Türkiye Tek Devlet Tek Millet:Cesur Bir Vizyon, Zorlu Bir Yol.


İsrail-İran geriliminin doğurduğu ortam, tarihsel bir Türk birliği için müthiş bir pencere açıyor. Türkiye'nin enerji ihtiyacı ile Azerbaycan'ın teknoloji ve kalkınma ihtiyacı, Güney Azerbaycan'ın özgürleşme potansiyeli ile birleştiğinde, 150 milyonluk güçlü, kendi kendine yeterli ve bölgesel bir aktör hayali kurulabilir. Ancak bu yol son derece çetin:
  • Güney Azerbaycan'daki gelişmeler belirsizdir.
  • Uluslararası tepkiler (özellikle İran Rusya ve büyük güçler) çok sert olabilir.
  • Birleşme sonrası karmaşık kimlik, yönetim ve kalkınma sorunlarıyla başa çıkmak büyük beceri gerektirir.
Federal bir yapı, bu devasa projenin uzun soluklu, istikrarlı ve güçlü olması için en gerçekçi ve işlevli siyasi model gibi görünmektedir. "Tek Millet, Tek Devlet" hedefine ulaşmak;

  • Olağanüstü bir diplomatik beceri, 
  • Tarihi bir halk iradesi ve, 
  • Yüzyılın jeopolitik şansının bir araya gelmesini gerektirir. 

Bu, bir "devrim" değil, ancak uzun vadeli, stratejik ve halkların özgür iradesine dayalı bir evrim süreciyle mümkün olabilecek bir vizyondur. 
Tarih fırsatı sunsa da, bu fırsatı değerlendirmek büyük sorumluluk, sabır ve bilgelik ister.

Sonuç: Tek Devlet Tek Millet Hayalden Gerçeğe

Türkiye ve Azerbaycan'ın, Güney Azerbaycan'ı da kapsayacak şekilde tek bir devlette birleşmesi, bugünün şartlarında uzak bir hayal gibi görünebilir. 
Ancak 
Tarih, büyük krizlerin en radikal değişimlerin tetikleyicisi olduğunu defalarca göstermiştir.

Böyle bir senaryonun başarıya ulaşması; 

  1. Uluslararası konjonktürün (özellikle İran'da bir otorite boşluğu) oluşmasına,
  2. Olağanüstü bir diplomatik ve stratejik vizyonun sergilenmesine,
  3. Askeri, ekonomik ve siyasi entegrasyonun akıllıca planlanmasına,
  4. Ve en önemlisi, bu birleşmeyi oluşturan tüm halkların iradesine ve rızasına bağlıdır. 

Bu yol, risklerle dolu olsa da potansiyel ödül çok büyüktür: 
  • Enerji ve teknolojiyi birleştirmiş, 
  • Üç denize hükmeden, 
  • Bölgesel denklemleri yeniden kuran ve 
  • Türk dünyasının çekim merkezi haline gelen yeni bir süper güç. 

Tarih o fırsatı sunduğunda, hazırlıklı olanlar geleceği şekillendirir. 
Hadi Erdoğan, Haydi Aliyev tarihin açtığı bu fırsatta sorumluluğunuz çok büyük.

İki Bozkırın Tek Nefesi

Doğunun şafağı, Batının yıldızı aynı nurdan,
Bir atlas dokunur her iki diyardan.
Turan'ın amacı birlik; kardeşliktir herkese,
Tek devlet tek millet: Azerbaycan Türkiye!

Bakü'nün gölgesi düşer Ankara’ya,
Tek bir ses iki yanda: vatan, bayrak, sada.
Hilal yansır Aras’ta, Meriç'de,
Tek devlet tek millet: Azerbaycan Türkiye!

Bir soydaş ateşi yanar Tebriz’de, İzmir’de,
Bin yıllık ağıt döner turanın nefesinde.
Kılıç rehber olur Alparslan izinde,
Tek devlet tek millet: Azerbaycan Türkiye!

Hazar’la Karadeniz kucaklaşır derinde,
Kök sarar toprağa bin can perçinle.
Minareler, semah dönerken sevinçle,
Tek devlet tek millet: Azerbaycan Türkiye!

Sınır çizgisi erir bir rüya akşamında,
Yürekler bir çarpar Türk'ün şahdamarında.
Zaman kumları akar ulu önderin izinde, 
Tek devlet tek millet: Azerbaycan Türkiye!

Gecenin koynunda iki kor, aynı közden,
Diriliş doğar Şirvan’dan İstanbul’dan ezelden.
Bin yıl yeniden yazılır Türk'ün kaderine,
Tek devlet tek millet: Azerbaycan Türkiye!

Ahmet ATAM
Next Post Previous Post